Bankanın 89/1 haciz ihbarnamesine verdiği cevapla, borçlunun verdiği bilginin uyuşmaması halinde, icra dairesi, borçlunun hesap ekstresini bankadan isteyebilir.

İstanbul BAM 21. Hukuk Dairesi

Esas No: 2021/1522
Karar No: 2022/724
Karar Tarihi: 15.02.2022

DAVANIN KONUSU: Şikayet (İcra Memur Muamelesi)

KARAR TARİHİ: 15/03/2022

KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 15/03/2022

 

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü.

İDDİANIN ÖZETİ:

Davacı vekili dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 9.İcra Müdürlüğü 2020/189 E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine Garanti Bankasına 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, borçlunun telefon görüşmesinde bankada bulunan 40.000,00 TL parasına haciz konulmasını istemediğini beyan ettiğini ancak Garanti Bankası’nın borçlunun taraflarına haricen ilettiği beyana karşı, icra dairesine 08.02.2021 tarihinde “…dosyanız borçlusu DEMET GÜNAYDIN’nin Darıca (Kocaeli) şubemizde 6634064 no’lu, 0,95 TL 6662457 no’lu, 415,12 TL bakiyeli mevduat hesaplarına rastlanılmıştır. “şeklinde cevap verdiğini, gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesine verilen cevapla, borçlunun ulaşıp verdiği bilginin uyuşmaması üzerine icra dairesine talepte bulunulduğunu, ancak icra dairesinde talebin reddedildiğini, hukuka aykırı şekilde reddedilen ilgili kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. 

İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ :

İlk derece mahkemesince:”Kendilerine haciz ihbarnamesi veya ücret haczi bildirilen üçüncü kişiler, meslek veya banka sırrına dayanarak cevaptan kaçınamazlar, cevap vermeye ve borçlunun mevcudunu (parasını, ücretini, malını) İcra Dairesine teslime mecburdurlar. (Prof. Dr. Baki Kuru, adı geçen eser Sf:436)

Ancak İİK’nun 367. maddesi uyarınca icra veya iflas dairelerinin borçlunun mevcuduna dair isteyeceği bütün malümatı hakiki ve hükmi her şahıs derhal vermeğe ve talep halinde mevcudu bu dairelere teslime mecbur ise de; somut olayda, alacaklı tarafça bankaya yazılması istenilen müzekkere ile İİK’nun 367. maddesinde belirtilen borçlunun mevcuduna ait bilgileri aşar bilgiler istenilmiş olup, bu bilgiler banka sırrına giren hususların bildirilmesi niteliğinde olup, bu takip yönünden işin sonuçlanması için gerekli ve zorunlu da değildir.

Kaldi ki banka, kendisine İİK’nun 89/1. maddesi uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmiş olup, şikayetçi bankadan bu aşamadan sonra bu bilgiler istenemez. Bu hususlar ancak bankanın mevcutla ilgili verdiği bilginin gerçeğe aykırılığı iddiası ile İİK’nun 89/4. maddesi koşullarında açılacak bir davada inceleme ve araştırmaya konu edilebilir gerekçesi ile şikayetin reddine” dair karar verildiği görülmüştür.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin taraflarına yol gösteremeyeceği gibi, salt olarak 89/1 haciz ihbarnamesine cevap verme sonrası bankadan herhangi bir belgenin istenemeyeceği hususunu da ilk kez duyduklarını, dava dilekçesinde de izah ettikleri üzere yerleşik Yargıtay kararlarında, borçlunun hesap hareketlerinin istenmesinde herhangi bir sıkıntı olmadığını, ilgili işlemin bankaca müşteri sırrı niteliğinde değerlendirilemeyeceğinin de açıkça ifade edildiğini, hal böyle iken yerel mahkemece tesis edilen gerekçelerin de herhangi bir hukuki boyutunun bulunmadığını, mahkemece 89/4’e göre dava açılmasının önünde engel bulunmadığına dair gerekçeli kararda yer verildiğini,89/4’e göre açılan davada yazılı ispat külfetinin alacaklı/davacıda olduğu da gözetildiğinde ilgili evrakların bankadan celp edilmeden tespit edemeyececekleri bir husus ile ilgili dava açmayı tabir-i caizse şansa bırakma hususunun da mahkemece de kabul edeceği üzere vekil olarak kendilerinin tayin etmelerinin gerektiğini, mahkemece es geçilen hususun, borçlu ile ilgili icrai eylemler ve alacağı tahsil etme boyutunda her zaman ve her şekilde kamu ve özel kurumlardan bilgi, alacak ve haciz ihbarnameleri gönderilmesinin önünde yasal bir engel bulunması olduğunu, salt olarak 89/1 haciz ihbarnamesine cevap verilmesi, o saatten sonra herhangi bir evrakın, bilginin ve haciz ihbarnamesinin bankadan istenemeyeceği sonucunu doğurduğunun kabulünün açıkça hukuki bir garabet yaratacağını, 89/1 haciz ihbarnamesinde bankaların da cevaplarda belirttiği üzere salt olarak o ana dair cevap verildiğini, bankalara gönderilen haciz ihbarnamesinden alacaklı vekili olarak talep etmeleri halinde bir dakika aralıklarla dahi haciz, belge ve bilgi istenebileceğini, burada yerel mahkemenin değerlendirmesi gerekli hususun, bankadan hesap hareketlerinin celbinin, müşteri sırrı niteliğinde olup olmaması bankadan ilgili evrak istenmesinin hukuki boyutunu incelemesi olması gerektiğini belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :

İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı alacaklı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, takip dosyasından 3.kişi GarantiBankasına gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesine verilen cevapla, borçlunun ulaşıp verdiği bilginin uyuşmaması üzerine icra dairesine ilgili bankaya borçlunun hesap ekstresinin istenilmesi içintalepte bulunulduğunu, ancak icra dairesinde talebin reddedildiğini belirterek, ilgili kararın iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.

İİK’ nun 367. maddesi uyarınca İcra veya İflas dairelerinin borçlunun mevcuduna dair isteyeceği bütün malümatı hakiki ve hükmi her şahıs derhal vermeye ve talep halinde mevcudu bu dairelere teslime mecburdur.

  Bankacılık Kanunu’nun 73. maddesi uyarınca; “ Kurul başkan ve üyeleri ile Kurum personeli, Fon Kurulu başkan ve üyeleri ile Fon personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırları bu Kanuna ve özel kanunlarına göre yetkili olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanamazlar. Kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve kuruluşlar ile bunların çalışanları da bu hükme tâbidir. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder.”

Kanundaki bu kısıtlamalar bankaların mensupları ve diğer görevlilerin sıfatları nedeniyle öğrendikleri bankalara ve müşterilerine ait sırları ihtiyari ve keyfi olarak açıklamalarına engel nitelikte olup, cebri icrayı etkiler bir kısıtlama anılan maddede yer almadığından cebri icrayı kapsamaz.

Somut olayda, davacı alacaklı vekilinin takip dosyasından 3.kişi konumundaki GarantiBankasına gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesine verilen cevapla, borçlunun verdiği bilginin uyuşmaması nedeniyle icra dairesine ilgili bankaya borçlunun hesap ekstresi içintalepte bulunduğu,Bankacılık Kanununda yer alan kısıtlamaların cebri icrayı kapsamadığı, icra müdürlüğünce bankaya borçlunun hesap hareketleri ile ilgili müzekkere yazılmasının reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, şikayete konu müdürlük kararının kaldırılmasına, icra müdürlüğünce davacı alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda işlem yapılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İSTANBUL ANADOLU 23.İCRA HUKUK MAHKEMESİ’nin 24/03/2021 Tarih ve 2021/137 Esas 2021/179 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

2-Şikayetin KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 9.İcra Müdürlüğü 2020/189 Esas sayılı dosyasındaki şikayete konu müdürlük KARARININ KALDIRILMASINA, alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda işlem yapılmasına,

3-İlk derece mahkemesince peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,

4-Davacı tarafın ilk derece mahkemesinde ve istinaf aşamasında yapmış olduğu yargılama giderinin şikayetin niteliği gereği kendi üzerinde bırakılmasına, aynı nedenle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

5-Davacı talebinde haklı olduğu için peşin alınan istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,

6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,

Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 7165 sayılı Yasa’nın 1.maddesi ile değişik İİK. 364/1.maddesi gereğince KESİN olmak üzereoy birliği ile karar verildi.15/03/2022

Avukat Burak Temizer- Burak Temizer Hukuk Bürosu- Nişantaşı Şişli İstanbul

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir